Mutlu bir aşk ilişkisi için, cinsel çekim ve sinerjiyi birlikte yaratmak için sağlıklı kadınsı ve erkeksi kutupları dengelemeli ve uyumlaştırmalıyız.
Bu kendimizin ve ilişkinin bir bütün olmasını eş zamanlı olarak sağlar.
İki tane kutup çifti vardır:
Yükselen alçalana karşı, komünyon bireysele karşıdır. İki karşıt kutupluluk çifti, bir grafik üzerinde dikey eksende yükselen ve alçalanve yatay eksende komünyon ve bireysel olarak aşağıda gösterilmiştir.

İntegral İlişki modeli eril niteliklerle yükseliş ve bireysele, dişil niteliklerle alçalış ve komünyonu denkleştirir. Kadınlar ve erkekler, dört kutupluluğun her birini sağlıklı ya da sağlıksız şekilde geliştirmede eşit potansiyele sahiptir

           Dört kutupluluk

Her kutupluluğun sağlıklı ve sağlıksız bir ifadesi vardır:

Yükseliş

Yükseliş (veya öz-aşkınlık), benzersiz özelliklere sahip, bütün parçaları daha büyük bütünler haline getirerek yeni oluşumlar meydana getiren “yukarıya uzanan sevgi” (Eros) ile karakterize edilir: molekülleri oluşturan atomlar (su molekülünü oluşturmak için birbirlerine bağlanan, kendi benzersiz özellikleriyle tek bir oksijen ve iki hidrojen atomunu düşünün), bütün senfonilerin parçası haline gelen tekil notalar, yemekleri oluşturan gıda bileşenleri, tabloyu oluşturan renkler, cümleleri meydana getiren kelimeler, bilgeliğe dönüşen bilgi, çiftleri oluşturan bireyler veya toplumları meydana getiren topluluklar gibi. Yükselişçiler, gerçekliğe uzaktan bakarlar ve parçaları, daha geniş bir bütünün ya da daha büyük bir bütünlüğün kısımları olarak görürler. Dünyayı genişletilmiş bir kuş bakışı görünüm olarak algılarlar ve her şeyi kapsamak amacıyla bilinçte çok daha yükseğe çıkmaya çalışırlar. Yükseliş enerjisi kendini bilgelik, yaratıcılık, yenilik, öngörülü kavramlar, boşluk ve dinginlik ile ifade eder.

Sağlıklı yükselme gelişmeye, ötesine geçmeye, büyümeye, aşmaya, yaratmaya ve büyük düşünmeye yönelik bir arzuyla karakterize edilir. Bu, benliğin ve şeylerin doğasının daha geniş bakış açılarını elde ederek başarılır. Eski yaklaşımlardan uzaklaşarak ve gereksiz şeyleri kafaya takmayarak değişme isteğini gerektirir.

Sağlıksız yükselme daha düşük olanı kucaklamak ve önemsemek yerine, görmezden gelir, bastırır, kontrol eder ve hükmeder. Duyguları, bedeni, cinsiyeti ve doğayı reddeder.

Yükselişçilerin korkusu aşağı sürüklenmek, yutulmak, emilmek ve kaybolmaktır.

Alçalış

Düşüş (ya da öz içkinlik) yer yüzü ve tüm sakinleri de dahil her şeyi kucaklayarak, özverili bir merhamet ve teslimiyetle, çok ve parçaya ‘’yer yüzüne doğru uzanan aşk’’ (Agape) olarak tanımlanır. Düşüşçüler hayatı, hayatın birçok tezahürünü, bedeni ve cinselliklerini kutlar. Kendilerini olayların akışına bırakırlar, görünür dünyanın zenginlikleriyle temas halindedirler ve derinlere dalarak varoluşun bütünlüğündeki şeyleri tecrübe ederler. Düşen enerji, hisler, merhamet, duygular, sıcaklık, hareket, teslimiyet, doluluk ve akış yoluyla kendini ifade eder. Bir düşüşçü, dünyayı ve vücudu içeriden algılar.
Sağlıklı düşüş, dünyanın bütünlüğüne ve zenginliğine bağlı olmak, ona duyarlı olmak, ayakları yere basmak ve kişinin bedeni, hisleri, duyguları ve cinselliğiyle temas halinde olmak anlamına gelir.
Sağlıksız düşüş, bunalmış, kaynaşmış ve yaşamın pek çok detayı, tezahürleri, duygular, dünyevi arzular ve ihtiyaçlar tarafından yönetilen anlamına gelir.
Düşüşçülerin korkusu yaşamın bolluğundan ve güçlerinden bağını koparmak, kaybolmak veya ayrılmaktır.

Kişisel Eylem Yetisi

Kişisel eylem yetisi (veya öz-korunum) bütünlüğe yönelmiş bir dürtüdür; kişinin kendi isteğiyle bir eylemi gerçekleştirmesi, bağımsız seçimler yapması ve kendi gücünü kullanmasıdır. Kişisel eylem yetisine eğilimi olan kişiler kendi kimliklerini, kişiliklerini, bireyselliklerini ve özerkliklerini korumayı arzu ederler. Bireyin veya grubun çıkarlarını koruyan ve onlara hizmet eden haklara, kurallara, yasalara ve adalete odaklanırlar. Kişisel eylem yetisi olan insanlar çevrelerinden ve başkalarının fikirlerinden ziyade kendi kararları, başarıları ve özgür iradeleri ile kendilerini tanımlamaktadırlar. Düsturları ise şudur: Başkasının hayatını yaşamakta başarılı olmaktansa, kendi hayatınızı yaşamakta başarısız olmak daha iyidir.

Sağlıklı kişisel eylem yetisi bireyin, grubun, kuruluşun veya toplumun özerk işleyişini destekler.

Sağlıksız kişisel eylem yetisi diğerlerinden yabancılaşmaya ve ayrışmaya yol açar.

Kişisel eylem yetisine sahip insanların korkusu, bağımsız seçimler yapma özgürlüğünü kaybetmek ve başkalarının refahı için onlara bağımlı hale gelmektir.

Toplu Hareket Etme (Komünyon)

Birlikte eylem yetisi (veya öz-uyarlanım) birimdeki veya gruptaki herkesin çıkarına uygun bir eylemin parçası olmak ve iş birliği yapmak için diğerleriyle bağlantı kurma (bütünleşme) dürtüsüdür. Birlikte eylem yetisi ilgi, sorumluluk (kendinize karşı olanın aksine başkalarına karşı), ilişki, yanal bağlanma, bağlantı, iletişim, empati, samimiyet, birleşme ve katılım nitelikleri ile ifade edilir. Birlikte eylem yetisine sahip insanlar esenliklerinin diğerlerine katkıda bulunma, güvenme, bağımlı olma, çevrelerine uyum sağlama, karşılıklı destek verme ve alma sistemlerini koruma yeteneklerine bağlı olduğunu hissederler.

Sağlıklı birlikte eylem yetisi insanlar arasında barışçıl, sorumlu (yanıt-verebilir), anlayışlı ve ilgili bir bağlantıyla ifade edilir.

Sağlıksız birlikte eylem yetisi kişinin kendi iradesini, bireyselliğini ve özerkliğini kaybederek kaynaşma, bağımlılık, muhtaçlık ve tutunmaya yol açar, bu durum ise nihayetinde küskünlüğü beraberinde getirir.

Birlikte eylem yetisine sahip insanların korkusu terk edilmek, desteksiz kalmak ve yalnız olmaktır.

Uygulama Etkinliği
Haftasonu Atölyesi
14 Haftalık Eğitmenlik Eğitimi
Anasayfa