Psikolojik olarak sağlıklı insanlarda, duygular ya ihtiyaçlarımız karşılanmadığında önemli bilgiler verir ya da çözülmemiş bazı çocukluk çağı yaralarına / gölgelerine işaret eder. İlk durumda, duyguları tanımlamayı ve onları karşılanmayan bir ihtiyaca bağlamayı öğrenmenizi öneririm. Daha sonra bu duyguyu paylaşabilir ve eşinize veya başkalarına bu ihtiyacı karşılama konusunda bir talepte bulunabilir veyahut bu ihtiyacınızı nasıl karşılayabileceğinizi kendi kendinize keşfedebilirsiniz. Bu konuda spiritüel hocam Eckhart Tolle şöyle der: “Şikayet ettiğinde kendini kurbana çevirirsin. Durumu terk et, değiştir veya kabul et. Gerisi delilik.”
Duygusal bir yara veya gölge durumunda ise, duygularınızı iyileşme ve büyüme için davet olarak kabul edebilirsiniz. Çoğu durumda temel savaş-kaç-don hissi altta yatan daha kırılgan bir duyguyu (gölgeyi) korur, bunun yol açtığı yanlış inanç ise geçmişten gelene karşı derin bir korku yaratır.
Artık yetişkin benliğinizle ilgili olmayan bu eski korkuyu (tekrar yaralanmak) tanımladığınızda, iyileşme sürecine olumlu onaylamalar ve iç gözlem yoluyla ya da daha ciddi vakalarda psikoterapi ile başlayabilirsiniz. Bu iyileşme ve büyüme yolu, 16 Kasım Cumartesi gunkü etkinliğimizde ve 17 Kasım Pazar günkü Tantra Atölyemizde derinlemesine keşfedeceğimiz postmodern “hassas benlik” çiftleri arasındaki aşk ilişkilerinde önemli ve güçlü bir parçadır. 16 Kasım Cumartesi günkü etkinliğimizde ve 17 Kasım Pazar günkü Tantra atölyemizde işleyeceğimiz bu iyileşme ve büyüme şekli, postmodern ‘hassas benlik’ çiftlerinin aşk ilişkilerinin temel ve güçlü yanıdır.